Bir insan sürekli mutlu olamaz, sürekli mutsuz da olamaz. Denge kısmı, birçok kişinin bu hayatta zorlandığı bir durum... Zihninize bir bakın. Ne düşünüyorsunuz? Kafanızın içinden sürekli neler geçiyor? Enerjinizi yüksek tutabilmek için neler yapıyorsunuz? Enerjinizi neler düşürüyor? Karşınızdaki kişiden duymak istediğiniz bir söz mü? Birinin size güzel olduğunuzu söylemesi mi? Para vermesi mi? İlişkilerin içinde karşı taraftan beslenmek yerine, kendi enerjinizi üretin. Boşanmak veya ayrılmak gerçekten çözüm değil. Siz elinizden geleni yapın. Karşı taraf ısrarla uykuda olmaya devam ediyorsa sistem zamanla sizi ayıracaktır zaten. O, kendisi gibi uyuyan birini bulacaktır. Bu hayattaki en büyük yolculuğumuz, ilahi aşka ulaşmaktır. İnsan aşkı, bunun için sadece bir araçtır. Ne kadar çok insanı seversek, kalbimizdeki sevgi o kadar güçlenir. Kalbimizdeki sevgi ne kadar güçlü olursa, özel hayatımızda da o kadar mutlu oluruz. Niyet edin; mutlu olan, yaşadığı her anın kıymetini bilen bir yol arkadaşı gelsin. Sizinle hayatı severek paylaşan biri gelsin. Bu hayatta her şey çözülür. Sizi sabote etmeye çalışan, enerjinizi sömüren insanları uzaklaştırın. Önce düzeltmeye çalışın, düzelmiyorlarsa bırakın uzaklaşsınlar. Hiç kimse sizden daha kıymetli değil. Sizin onlardan daha kıymetli olmayacağınız gibi... Eskiye tutunmaktan, acıya tutunmaktan vazgeçin. Sizi yoran bütün tabularınızı bırakın. Hayatınızı helal yoldan kazandıktan sonra kimin ne söylediğinin ne önemi var? Siz doğru olduktan sonra bütün eğriler belli olur. Hayatınızı doğru, aşkla yaşayın. Karşı tarafın sizi beslemesinden ya da sizin onu beslemenizden vazgeçin. Karşı tarafa sevdiğinizi söyleyin. Söylerken karşılık beklemeyin. Bu dönemde beklediğiniz karşılıkların size dönmediğini zaten dikkat ettiyseniz fark etmişsinizdir. Biz insanları Allah için seviyoruz. Yaratılmış her zerreyi Allah için seviyoruz. Aşkın kaynağı bu... Bir insana takılıp kalmak, büyük bir ıstırap... Tabii ki hayatınızda biri olsun ama kendiyle barışık biri olsun. Hayatınıza mucizeleri çağırın. Bolluk ve bereketi çağırın. Bunları hak ettiğinizi fark edin. Sevgi olduğunuzu fark edin. Hayatınızdaki kişiyi kontrol etmeye çalışmaktan vazgeçin. Kıskançlıkları, öfkeyi, alınganlığı bırakın. Bir insanla yaşıyorsanız, ya onu severek yaşayın ya da sevmeye çalışın. Sevmediğiniz bir insanla hayatınızı tüketmeyin. Ona da yazık, sizi de yazık. “Hayatımın her alanında sevgi ve mucizeleri çağırıyorum. Mucizelerin varlığına inanıyorum ve gelmelerini izin veriyorum. İlişkimin düzelmesine, şifalanmasına izin veriyorum. Eğer bir ilişkim yoksa hayrıma olan kişiyi sevgiyle, aşkla hayatıma çağırıyorum. Mutlu olmayı, huzurlu olmayı seçiyorum. Başka insanların beklentilerini karşılamaktan vazgeçiyorum. Tam ve bütünüm. Dengedeyim. Yaradan’ın arzuladığı saf ve temiz ışığım. Hayatımda aşkı paylaştığım insan var; o da aşkı benimle paylaşıyor. Birbirimize bağımlı değil, bağlıyız. Birbirimize bağlı olmak, sevgimizi her geçen gün güçlendiriyor. ‘İnsanlar ne diyecek?’ korkusunu bıraktım; Rabbimin yarattığı ilahi akışa kendimi teslim ediyorum. Ben güvendeyim, sevdiklerim güvende, yaratılmış her zerre güvende. Hayatın nasıl olduğundan çok, benim hayatı nasıl algıladığım önemli. Şu andan itibaren her şeyi yeniden programlıyor, şu andan itibaren saf ve temiz duygularla mutlu, huzurlu, sağlıklı yaşamaya niyet ediyorum. Herkesin doğrusuna saygı duyuyorum. Hakikatin tek olduğunun farkındayım ve hakikati bulmaya niyet ediyorum.” Bülent Gardiyanoğlu’nun “2 Tam Bir Tek” Kitabından alınmıştır.