Denge Kartları

🌞 NEDEN HEP TERK EDİLİYORUM, ALDATILIYORUM?

Yazı Boyutu:

Kart Yorumu

Eğer aldatılan bir erkekseniz, ürettiğiniz enerji, özgüven enerjisine bir bakmanız gerekiyor. Kendinize ne kadar güveniyorsunuz? Eşinizi elinizde tutmak için ona hediyeler mi alıyorsunuz, korkuyla mı elinizde tutmak istiyorsunuz ya da umursamıyor gibi mi davranıyorsunuz? Bunları bir gözden geçirin. Eğer kadın, dişi enerji yerine erkek enerji kullanıyorsa ya da bir başkasını yargıladıysa, hayatına bunları çekiyor. Eğer zihninizde evliyken ya da biriyle beraberken bir başkasını düşünürseniz, kendi auranızın içine bir aldatma enerjisi çekersiniz. Bu aynı yuvadaki insanın enerji alanına da işler. Siz farkına varmadan hayatınızdaki kişinin de enerji alanı içerisine kendi düşünce ve korkularınızı kopyalamış oluyorsunuz. Zaman içerisinde sizin korkularınız onda tetikleme yapmış olabilir... Siz düşündünüz, o uyguladı! Bu açıdan bakmak bizi çok korkutur. Bazen, “Ben hiç böyle düşünmedim!” dersiniz. O zaman böyle düşünen bir anne, babanız ya da çok yakın arkadaşınız da olabilir. Aynı şey... Sonuçta aynı enerjiyi üretiyor. Erkekler, “racona ters” olduğu için bunun üstünde kafa bile yormazlar. Ama kadınlar çoğu zaman güçlü olmak, ezilmemek, var olabilmek için, daha fazla incinmemek için erkek enerjisini kullanırlar. Hatta erkek olmak için dua ederler. Bu onları yorar. Bu yorgunluk onların hayatlarında farklı noktalara gider. Eğer bir kadın dişi yerine erkek enerji üretiyorsa, hayatındaki erkek bir şekilde bir başka dişiye çekilir. Eğer bir erkeğin kendine güveni yoksa ve kontrolcü, kaybetme korkularıyla yaşayan bir erkekse, bir gün gelecek, karısı da bundan bıkıp gidecektir. Başka yerde suçlu aramayın. Bunu yapan sizsiniz! Önce bunların sorumluluğunu almanız gerekiyor. Dönüp kendi içinize, nasıl bir enerji ürettiğinizi sorun. Kendi annenizi, babanızı bile yargılasanız, “Ben eşimi aldatmazdım!” deseniz, yine aynı enerji sizi buna sürükler. Böyle şeyler yaptığınız zaman, özür ve af dilemeniz gerekiyor ki enerji nötrlensin. Biz özrü, affı genellikle bir suç işlemişsek olurmuş gibi düşünüyoruz. Oysa bu karmanızın temizlenmesi ve kısırdöngünün kırılması için gereklidir. “Ben neden özür dileyeyim ki? Ben haklıyım, o suçlu...” demek, aynı olayı tekrar ve tekrar hayatınıza getirir. Döngüyü kesebilmenin en güzel yolu, bunu kabule geçmektir. “Ben erkek enerjimi seviyorum. Ben erkek enerjimi olduğu gibi kabulleniyorum. Allah’ım, iyi ki beni erkek olarak yarattın. Bundan dolayı şükürler olsun, hamdolsun...” Kadınlar da bunu kendi cinsiyetinde söylemeli. Bu işe yarıyor. Aldatılma döngüsü ya özgüven eksikliği, aşırı kontrolcülük, aşırı kıskançlık, atalardan gelen bir bağ, yargıladığımız bir ilişki ya da kendi cinsiyet enerjimizi üretememek gibi sebeplerle olur ya da çok düşük bir ihtimal de olsa, kendi yaşam sınavını tamamlayamamış bir insana denk gelmek nedeniyle olur. Fakat bu düşük ihtimal size denk gelirse, bunun da arkasına saklanmayın çünkü parmağınızın arkasına saklanmaktan farkı yoktur. Eğer bir gün, “Beni aldatmayacak bir eş istiyorum” dediyseniz, verdiğiniz sipariş şu: “Beni aldatacak bir eş gönderin.” Korkuyla yapılan dilekler bazen ters çalışır. “Yaptığım tüm olumsuz dilekler için kendimden özür ve af dilerim. Kendimi affediyorum. Herkesi affediyorum. Kendimi yargılamaktan vazgeçiyorum, insanları yargılamaktan vazgeçiyorum. Her insan kendi hayat sınavını yaşar. Her insan kendi deneyimlerini yaşar. Herkesi olduğu gibi kabulleniyorum.” “Bundan sonra beni aldatmayacak eş” yerine, “Güvenle hayatı paylaştığım bir eşe sahibim” demenizde büyük fayda var. Bülent Gardiyanoğlu’nun “2 Tam Bir Tek” Kitabından alınmıştır.
: / :