Hiçbir zaman ailenize, “Sizin için çok çalıştım” bahanesini getirmeyin çünkü bu bir kaçıştır. Zaten aileniz için çalışmanız lazım. Kendinize ve neslinize tabii ki elinizden geldiğince bakmanız, yardımcı olmanız gerek. Bu yaşamın döngüsüdür. “Sizin için çalıştım, hayatımı verdim...” deme hakkınız yoktur. Herkes elinden geleni yapmalı. Lakin bunları yaparken kendinize de zaman ayırmalı ve yatırım yapmalısınız. Kendisine zaman ayırmayıp, yatırım yapmayanlar çoğu zaman yarı yolda kalıyorlar. Anneniz ve babanızla hayatta olsun ya da olmasın, helalleştiniz mi? İçsel olarak herhangi bir eksikliğiniz, kırgınlığınız, geçmişte olup da üzerine zaman geçmiş olaylarınız var mı? Atalarınızı yargıladınız mı? İmkânlarını? Yaptıklarını? Yapamadıklarını? Eğer anne ve babanızla içsel ve dışsal olarak helalleşmeyi başardıysanız, onların imkânlarını olduğu gibi kabullendiyseniz ve başka kimseyi yargılamadıysanız, eş ya da arkadaş olarak hayatınıza sınav olanı değil, yol arkadaşınızı çekersiniz. Birçok insan, evliliğinde sorunlar olunca boşanma yolunu seçiyor. Oysa boşanmak çözüm değildir. Bu hayatta ne olduysa, olması gerektiği için oldu ve bitti. Bir kız çocuğunun babaya kırgınlığı varsa, içsel olarak babasıyla helalleşene kadar hayatı döngüye girer. Eşinizi boşarsınız, çocuğunuz aynı babaya benzer. Binlerce seans yaptım. Bunların yüzde 95’i kadınlardı. Erkelerin bakışı klasiktir: “İçkim yok, kumarım yok. Eve ekmek getiriyorum. Daha ne yapayım?” Böyle yetiştirildikleri, bunu öğrendikleri için böyle bakıyorlar. “Evine ekmek getireceksin. Erkekler ağlamaz, duygularını söylemez...” denilerek yetiştiriliyorlar. Bu durum da birçok erkeği kilitlemiş durumda. Bu sebeple erkekler eşlerine, çocuklarına duygularını söyleyemiyorlar. Biz kurbanların kurbanları olan nesillerin, atalarımızla helalleşmesi lazım... Her ne pahasına olursa olsun! Atalarımızdan ne devraldıysak, o kadar yapabildiler. Anne veya babanı problemli mi buluyorsun? Hiç düşündün mü onun annesi, babası nasıldı? Annene veya babana sevgi verebildiler mi? Sevgi görmemiş bir adam size sevgiyi nasıl verecek? O da kendi atasından görmemiş. Köyden çıkmışlar, gelmişler, hiç bilmedikleri bir yaşama ayak uyarmaya, teknolojiye, hızla değişen modern yaşama alışmaya çalışmışlar ve biz onları yargılıyoruz. Çoğumuz herhangi bir sebepten dolayı atalarımıza kırgın, kızgın olabiliriz. Şimdi gelelim konunun asıl kısmına. Atalarla helalleşmek neden önemli? İki sebebi var. Birincisi, atanızla sorununuz varsa, hayatınıza kızdığınız insanların kötü huylarını taşıyan arkadaş, eş çekersiniz. Dersinizi almamakta ısrar ederseniz, çocuklar bu huylara bürünmeye başlar. Sevmediklerinizin olumsuz huylarını kopyalayıp, en sevdiğiniz kişilere yapıştırırsınız. Bilgisayardaki yazı programındaki gibi kopyala yapıştır olur. Diğer önemli durum ise, biz, tek zincirle Hz. Âdem’e kadar bağlıyız. Ataya kırgınlık demek, yaratılışın da bağını kesmek demektir. Anne ve babandan öteye nenelerin, dedelerin ve onların da ataları var. Yaratılışa kadar giden uzun bir süreçtir bu. Herhangi bir atanıza kızdığınızda, o kanaldan gelen enerji bağını farkına varmadan kesmiş oluyorsunuz. Ataları ile arası iyi olanın hayatı da her zaman daha iyiye doğru gider. Bülent Gardiyanoğlu’nun “Gönül Gözü” kitabından alınmıştır.